6 Temmuz 2019 Cumartesi

İZANAMİ VE İZANAGİ

MÄ°TOLOJÄ°DE ZANAGÄ° ile ilgili görsel sonucuJapon mitolojisinde ilk beliren kadın figürü İzanami’dir. İzanami, mitolojik kurgu içinde yer alan ilk kadın figürü olmanın yanı sıra üstlendiği rol bakımından da oldukça önemli bir karakter olma özelliği taşımaktadır. 

Kojiki’nin hemen başında yer alan "İzanagi ve İzanami’nin Yeryüzüne İnişi" olarak da bilinen epizotta, erkek İzanagi ve kadın İzanami’nin Üst Dünya’da yaşayan Gök Kamileri tarafından yeryüzüne gönderildikleri anlatılır (Tsugita, 2008: 40-41). 

İzanagi ve İzanami çifti, kendilerine verilen emir üzerine henüz balçık halindeki yeryüzüne inerler ve dünya üzerindeki ilk toprak parçası olan Onogoro adasını yaratırlar. 

Onogoro adasına yerleşen İzanagi ve İzanami, burada birbirlerini eş olarak kabul ederler. 

İzanami, burada Japon adalarını dünyaya getirmeye başlar. Sırayla Avaci, Şikoku, Oki, Kyūşū, İki, Tsuşima, Sado ve Honşū adalarını doğurur. 

Bu sekiz ada, Büyük Sekiz Adalı Ülke’yi (Ōyaşima) oluşturur. İzanami, daha sonra Kocima yarımadası, Şōdo adası, Suō adası, Hime adası, Gotō adaları, Dancō 83 adaları olmak üzere altı ada daha dünyaya getirir. 

Böylelikle, Japon adalarının yaratılması tamamlanmış olur. 


MİTOLOJİDE ZANAGİ ile ilgili görsel sonucu

İzanami, Japon adalarını yarattıktan sonra yeryüzü yaşamı için gerekli Kamileri dünyaya getirmeye başlar. 

Bu Kamilerin her biri Rüzgâr Kamisi, Deniz Kamisi, Dağ Kamisi vb. gibi yeryüzündeki yaşamı yönlendirecek Kamilerdir. Ancak İzanami, Ateş Kamisi’ni doğururken yanarak ölür. 

Mitolojinin buraya kadar olan kısmında, İzanami’nin yeryüzündeki "ilk kadın", "ilk eş" ve "ilk anne" olarak önemli bir rol üstlendiği görülmektedir. 

Diğer yandan İzanami’nin, Japon adalarını ve yeryüzü yaşamı için gerekli Kamileri dünyaya getirerek doğurganlık özelliğiyle öne çıktığı dikkat çekmektedir. 

MİTOLOJİDE ZANAGİ ile ilgili görsel sonucu

Ne var ki bir sonraki epizotta İzanami, tamamen farklı bir kişiliğe bürünür. İzanami, hiç beklenmedik bir şekilde "fedakâr bir eş" ve "sevecen bir anne" olma gibi tüm olumlu özelliklerinden uzak, acımasız bir yaratığa dönüşür (Tsugita, 2008: 60-62): 

Ateş Kamisi’ni doğururken yanarak ölen İzanami, Ölüler Diyarı’nda yaşamak zorunda kalır. İzanami’nin yokluğuna bir türlü alışamayan İzanagi, sonunda eşini görmek için Ölüler Diyarı’na gider. 

İzanagi, burada İzanami’den yeryüzüne (canlılar dünyasına) geri dönmesini ister. 

İzanami, İzanagi’nin bu isteğini gerçekleştirebilmek için Ölüler Diyarı’nın Kamileriyle konuşacağını söyler. 

İzanami, İzanagi’ye Kamilerle konuşurken kesinlikle kendisine bakmaması gerektiğini tembihleyerek Ölüler Diyarı’nın sarayına girer. 

Ancak, aradan uzun bir süre geçmesine rağmen İzanami geri dönmez. Beklemekten sıkılan İzanagi, verdiği sözü unutarak Ölüler Diyarı’nın sarayına girer. 

İzanagi, sarayda son derece korkunç bir manzarayla karşılaşır: 

İzanami’nin yerde yatan çürümüş bedenine böcekler üşüşmüştür. Gördükleri karşısında dehşete kapılan İzanagi, oradan kaçmaya başlar. 

İzanami, sözünde durmayan İzanagi’ye çok öfkelenir. Ölüler Diyarı’nın şeytanlarına İzanagi’yi yakalamalarını emreder. İzanagi, uzun bir mücadeleden sonra peşindeki düşman ordusunu yener. 

Bunun üzerine İzanami, İzanagi’yi yakalamak için peşine düşer. Ancak o sırada İzanagi, yeryüzü ile Ölüler Diyarı arasındaki geçide ulaşmıştır. 

İzanagi, ancak bin kişinin kaldırabileceği büyüklükteki bir kayayı fırlatarak iki dünyayı birbirine bağlayan geçidi kapatır. 

Böylece, canlılar dünyası ile Ölüler Diyarı arasındaki geçit sonsuza dek kapanmış olur. Geçidin kapanmasıyla İzanami, artık tamamen Ölüler Diyarı’na ait bir varlık haline gelir ve ilerleyen epizotlarda da bir daha ortaya çıkmaz.

İzanagi ve İzanami, dünya üzerindeki yaşamı başlatma gibi önemli bir görev üstlenerek yeryüzüne iner ve dünya üzerindeki ilk çifti meydana getirir. 

Bu evlilikte daha çok İzanami’nin öne çıktığı görülür. İzanami, bir yandan çeşitli zorluklar karşısında kocası İzanagi’ye destek olurken; diğer yandan da Japon adalarını ve dünya yaşamı için gerekli Kamileri dünyaya getirir. 

Hatta bu yüzden hayatını kaybeder. Bu bakımdan İzanami’nin "ideal eş", "üretkenlik", "doğurganlık", "bereket", "annelik" gibi nitelikleri sembolize ettiği söylenebilir. 

İzanami’nin öldükten sonra acımasız bir yaratığa dönüşme metaforunu ise, eski Japon toplumunda yaygın olan Ölüler Dünyası’nın karanlık imajı ile ilişkilendirmek doğru olacaktır.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

1924 Erzurum Depremi ve ATATÜRK

1 EKİM 1924 - ATATÜRK'ün, Erzurum'da "Depremden Zarar Görenlere Yardım Komisyonu"nun çalışmalarını denetlemesi ve fe...