Balaban Hasan Osmanlı ordusunda uzun boylu, iri yarı, güçlü, Rusça, Almanca ve İtalyanca bilen bir istihbarat subayıdır. Arkadaşları ona gücü ve cüssesinden dolayı yırtıcı bir kuş olan ‘’Balaban’’lakabını takmışlardır. Bildiği diller ve bilgisi sayesinde birçok düşman şehrine rahip kılığında girip askeri durumları hakkında istihbarat toplayabiliyordu. Viyana’ya da istihbarat için gitmişti. Dönüşte Viyana Kalesinin çok zayıfladığını hemen sefer düzenlenmesi gerektiğini Kara Mustafa Paşa’ya bildirir. Fakat Kara Mustafa Paşa sefer düzenlemeyi kabul etmez. Balaban Hasan Viyana Kalesinin kuşatılmasını o kadar çok istemektedir ki Kara Mustafa Paşa’ya karşı çıkar. Eğer sefer düzenlenmezse 1. Viyana Kuşatmasında ölen silah arkadaşlarının kemiklerinin sızlayacağını, onlara ihanet etmiş olacağını ağır bir dille söyler. Bu duruma kızan Mustafa Paşa Balaban Hasan'ın asılmasını emreder. Onu idam etmeye götüren arkadaşları Balabanı ellerinden isteyerek kaçırırlar. Balaban'ın içindeki vatan sevgisi öyle ağır gelir ki farklı kılıklara ve isme girerek Osmanlı’nın yaptığı seferlerde gizlice silah arkadaşlarının arasına katılır. Uzun bir süre silah arkadaşlarına çok önemli istihbaratlar getirir. Birçok seferde ordusuyla birlikte savaşır. Nihayet Balaban'ın hayali gerçek olur ve 2. Viyana kuşatması başlar. Ordudan atılmasına ve hakkında idam kararı çıkarılmasına rağmen içindeki vatan aşkı ile gizlice sefere katılır. Savaş sırasında ağır bir şekilde yaralanır. Arkadaşları onu bir ata bindirip gönderirler. Günler sonra İtalyanın Moena köyünde ormanlık bir alanda düşer kalır. Köylüler onu bulduklarında ölü zannederler fakat ölmediğini anlayınca tedavi ederler. Kendine geldiğinde İtalyanca bildiği için köylülerle çok iyi anlaşır. Zamanla köylüler ile aralarında kopmaz bir bağ ve sevgi oluşur. Köylüler ona El Turco (Türk) ismini verirler. Türk kültürüne ait her şeyi köylülere öğretir. Hayvancılık Tarım ve Askeri alandaki bilgilerinin hepsini köylülere öğretir. Köyde bolluk ve barış ortamı oluşur. Köyden zorla vergi almaya gelen Almanlara karşı köylüleri silahlandırır ve savaş bilgisinin hepsini onlara da öğretir. Balaban’dan sonra köye vergi almaya gelen olmaz. Balaban öldükten sonra köye La Turchia ( Türkiye) ismini verirler. Meydana heykelini yaparlar ve bütün köyü Türk bayrakları ile donatırlar.
Bütün bu yaşananların üzerinden 300 yıldan fazla bir zaman geçmesine rağmen İtalya’nın La Turchia köyünde yaşayanlar biz Balaban Hasan’ın soyundan geliyoruz ve Türk’üz diyorlar. Her yıl köyü Türk bayrakları ile donatıp kutlamalar yapıyorlar. Türk kıyafetleri giyip, bıyık bırakıp, Türk yemekleri yapıyorlar.
Ordudan atılıp hakkında idam kararı çıkmasına rağmen gizlice silah arkadaşlarının arasına katılıp düşmanla göğüs göğse savaşan bir atamız vardı. Gittiği köyün kaderini değiştirip orada bugün bile Türk bayraklarının dalgalanmasını sağladı.
Bütün bu yaşananların üzerinden 300 yıldan fazla bir zaman geçmesine rağmen İtalya’nın La Turchia köyünde yaşayanlar biz Balaban Hasan’ın soyundan geliyoruz ve Türk’üz diyorlar. Her yıl köyü Türk bayrakları ile donatıp kutlamalar yapıyorlar. Türk kıyafetleri giyip, bıyık bırakıp, Türk yemekleri yapıyorlar.
Ordudan atılıp hakkında idam kararı çıkmasına rağmen gizlice silah arkadaşlarının arasına katılıp düşmanla göğüs göğse savaşan bir atamız vardı. Gittiği köyün kaderini değiştirip orada bugün bile Türk bayraklarının dalgalanmasını sağladı.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder